Orta Doğu mutfağı denince akla hemen aromatik baharatların, yumuşak etlerin ve güçlü tatların diyarı gelir. Ancak geleneksel olarak bu bölgenin yemeklerde bel kemiğini sebzeler oluşturmaktadır. Orta Doğu’nun zengin ve bereketli toprakları uzun zamandır bol miktarda sebze sağlayarak bölgenin mutfak kimliğinin önemli bir bileşenini oluşturmuştur.
Patlıcan, domates, salatalık, yapraklı yeşillikler ve bir dizi baklagilden oluşan Orta Doğu sebze paleti çok geniş ve çeşitlidir.
Mezopotamya, Pers ve Mısır imparatorluklarını içeren eski Orta Doğu uygarlıklarında sebzeler bir besin öğesinden çok daha fazlasıydı. Hayatta kalmanın, tarımsal büyümenin ve hatta toplumsal gelişimin merkezinde yer alıyorlardı.
Sebzeler de ticarette hayati bir rol oynayarak ekonomik büyümeyi desteklemiştir.
Bazı sebzelere kültürel ve dini sembolizm atfedilmiştir. Örneğin, eski Mısır’da soğan kutsal kabul edilir ve törenlerde kullanılırdı.
Orta Doğu’da dini inançlar toplumun dokusuna derinlemesine işlemiş ve beslenme alışkanlıkları da dahil olmak üzere kültürel uygulamaları önemli ölçüde etkilemiştir.
Ayrıca Orta Doğu toplumlarında sebzelerin kültürel önemi, mutfakta kullanımlarının çok ötesine uzanmaktadır. Sosyal, dini ve hatta ekonomik yaşamın çeşitli yönlerine nüfuz ederek bugün de devam eden köklü gelenekler oluşturmuşlardır.
Sebzeler, Orta Doğu folkloru ve edebiyatında da kültürel önemlerine işaret edecek şekilde yer bulmaktadır.
Sebzelerin Orta Doğu tarihindeki rolü abartılamaz.
Fenerbahçe futbolcusu Dusan Tadic, takımın performansını değerlendirerek pozitif özgüvenlerinin her zaman olduğunu belirtti. Ayrıca, herkesin aynaya bakması gerektiğini ve tartışmalı pozisyonların analiz edilmesi gerektiğini söyledi.